Bereketli Topraklar Üzerinde Romanının Özeti
Bereketli Topraklar Üzerinde romanının özeti... Orhan Kemal romanları... Toplumcu gerçekçi romanlar... Sosyal hayatı konu alan romanlar... Butik Kitap'ta bugün...
Bereketli Topraklar Üzerinde Romanının Özeti
Orhan Kemal bu eserinde karşılaştığı bir olaydan hareket etmiştir. Bereketli Topraklar Üzerinde, Çukurova’da iş aramak mecburiyetinde olan 3 arkadaşın öyküsüdür. Eseri oluşturan malzeme de bir lokma ekmeği kazanmak üzere çok olumsuz koşullarda çalışmak durumunda kalan bu insanlardır.
3 arkadaş Yusuf, Köse Hasan ve Pehlivan Ali Çukurova’da iş aramak için yola çıkar. Uzun ve güç bir tren yolculuğunun ardından Adana’ya gelirler. Karşılaştıkları insanlara sorarak bir hemşerilerinin fabrikasına gelirler. Hemşerileri 3 arkadaşa çır çır fabrikasında iş verince arkadaşlar çok sevinir. lrgat başı işin köydeki kadar kolay olmadığını ve, haftalıklarını aldıkları zaman kendisine para vermeleri gerekli olduğunu söyler. Önce karşı çıkmak isterler ama sonra bunu kabul ederler. Fabrikada farklı yerlerde, çok güç koşullarda çalışırlar ve akşam olunca da kiraladıkları ahıra giderler. Kent yaşamına ve insanlarına alışmaya gayret ederler. Sulukoza'da çalışan Köse Hasan çok ciddi şekilde rahatsız olur. İşe gidemez. Arkadaşları bir müddet ona bakar, daha fazla ücreti olan bir iş bulurlar ve hasta olan arkadaşlarını bırakıp oradan ayrılırlar. İnşaatta çalışırlar. Bir süre sonra hasta olan arkadaşları ölür.
Pehlivan Ali devamlı olarak kumar oynayan ustalardan birisinin nikahsız karısına aşık olur. Bir gün ustanın eşini kaçırır. Buğday tarlasında çalışır. Kente geldikleri zaman çok beğenmedikleri şeyleri kendileri de yapar. Pehlivan Ali’nin yanındaki kadına işvereni aşık olur. Kadın çiftlikte kalarak rahat etmek için işveren ile birlikte olur. Ali de pavyona gider. Kazandıklarını buralarda harcar. Pehlivan Ali, patoz işlerinde çalışır. Bir gün yorgunluktan dengesini yitirir ve bacağını patoz makinesinde kopar. İşverenin umursamazlığından dolayı Pehlivan Ali yaşamını yitirir.
Duvar ustalığı yapan Yusuf köye dönmek ister. Eşiyle çocuklarına kıyafet ve toka alır. Kendine de yeni kıyafetler. Tren garına gider. Sivas’a gidecek olan trenin kalkmasını bekler iken, Pehlivan Ali’nin yanında çalışan bir işçileri görür, arkadaşını sorar. Yaşamını yitirdiğini öğrendiğinde çok üzülür ve köye gidip gitmeme konusunda tereddütler yaşar çünkü Çukurova’ya gitmek üzere arkadaşlarını kendisi ikna etmiştir. Oysa onlar da ölmüştür ama böyle olmasını kendisi istememiştir.