Kitab-ül Hiyel Romanının Özeti-İhsan Oktay Anar
Kitab-ül Hiyel romanının özeti... Son dönemin en önemli romancılarından biri olan İhsan Oktay'ın en çok okunan romanlarından biri... Postmodern roman... Detaylar Butik Kitap'ta...
Kitab-ül Hiyel Romanının Özeti-İhsan Oktay Anar
Son dönemlerin en öne çıkan romancılarından biri olan İhsan Oktay Anar’ın 2. romanı Kitab-ül Hiyel, mekanik ile ilgili işlere meraklı olan ve bu doğrultuda hayatını sürdüren 3 insanın öyküsünü anlatır. Romanda anlatılan öyküler, birbiriyle bağlantılıdır. Yazar, söz konusu bölümlerde tarihi altyapıyı zengin hayal gücüyle geliştirmiştir ve romanını yeni tarihselcilik anlayışına göre, postmodern bir tarzda yazmıştır. Kısacası tarih, bu romanda kurmaca bir unsur haline gelmiştir. Öykülerin merkezindeki kişiler Yafes Çelebi, Kara Calud ve Üzeyir Bey’dir. Yafes Çelebi iç içe öykülerin merkezindeki kişidir. Ondaki mekanikle ilgili hayaller, Kara Calud ile Üzeyir Bey’de de gelişmeye başlar. Kara Calud, daha küçücükken kendisine yardım etmesi için Yafes Çelebi'nin köle pazarında satın aldığı, Yafes Çelebi'nin vefat etmesinin ardından ondan kendi üzerine devraldığı mekanik, yani hiyel işlerini sürdüren insandır. Üzeyir Bey'se kimsesiz olduğundan bekçiler tarafından zor kullanılarak Sanayi Mektebi'ne alınan ve kısa süre içinde öne çıktığından arkadaşlarınca pek fazla sevilmeyecek Kara Calud tarafından evlat edinilen ve Yafes Çelebi’den miras kalan evde Kara Calud'un verdiği kurmaca bir eğitim ile 8 sene eğitilen insandır. İhsan Oktay Anar, bu 3 öyküye Dede Korkut destanlarındaki gibi epopelere özgü nitelikler vermiştir.
Yafes Çelebi
Çerçeve öykü biçiminde kurgulanan 3 hikayenin merkezinde merkezinde Yafes Çelebi vardır. Küçücükken bir kılıç ustasının yanında çalışır. Kısa süre içinde yeteneklerini ortaya koyar ve şeyhinden esnaflık kuşağını alır fakat kısa bir süre içinde ortaya koyduğu başarıyla yaptığı değişik kılıçlardan dolayı civardaki esnafın tepkisiyle karşılaşır ve esnafın baskısından dolayı bu işi bırakır. Mühendislik Mektebi'ne devam eden Çelebi, burada bir Frenk ustadan hiyel ilmini öğrenir ve evrenin sırlarının doğada gizlendiği kanaatine varıp mekanikle ilgilenir. Bir süre sonra bu ilgi iktidar hırsına dönüşür. Doğaya egemen olmak ister ve bir gün yapacağı yok edici bir silahla kendini padişaha göstermek için çabalar. En sonunda ürettiği denizaltıyla söz konusu hayalini gerçekleştirmeye yaklaşıma da bu mümkün olmaz. Genç iken sarhoş olmadan daha fazla içki içmek üzere dövmeler yaptırır fakat Vaka-yı Hayriyye yani Yeniçeri Ocağının kaldırılmasıyla kolundaki dövmelerden dolayı yeniçeri sanılarak öldürülür.
Kara Calud
Yafes Çelebi tarafından 14 yaşındayken köle pazarından satın alınan Kara Calud, bedeninden kuvvet alan ve bilhassa cinsel manadaki gücüyle herkesten üstün olma hayallerine sahip olan bir karakterdir. Birçok çocuğa sahip olmak üzere 9 kadınla evlenir ve çocuklarıyla güce sahip olmak ister fakat 77 ölü çocuğa sahip olur. O da tabiatın kendisinden intikam almak istediğine inanır ve devr-i daim makinesi yaparak tabiata savaş açar ama şiddet eğilimiyle iktidar hırsından dolayı öldürülür.
Üzeyir Bey
Kara Calud’un yanında küçük yaştan itibaren bulunan ve onun oluşturduğu kurmaca evrende bir müddet yaşayan Üzeyir Bey, biraz sonra Kara Calud’un tesirinden çıkıp iç dünyasına yönelmek suretiyle huzuru elde eder. Kara Calud'un devamlı olarak yılan ile korkuttuğu Üzeyir Bey bu yılanın hakikatte insanın kibri olduğunu anlar.
