Yeşil Gece Romanı Özet
Yeşil Gece romanı özet... Birey-toplum, geleneksel değerler ile modern değerler arasındaki çatışma... Başkahraman Şahin... Romanın özeti Butik Kitap'ta...
Yeşil Gece romanı özet
Romanın başkahramanı Şahin eğitim görmek üzere İstanbul’a gider. Çalışkan ve dürüst bir insan olan Şahin bir müddet Somuncuoğlu Medresesi’nde eğitim görür. O dönemde İslam birliği ülküsüne sahiptir. Yeşil sancağın altında bir araya gelecek olan bir ordu gün gelecek “İttihad-ı İslam”ı sağlayacaktır fakat söz konusu ordunun neferleri olacak olan medresedeki öğrencilerle komutan durumundaki öğretmenleri yakından tanıdığında, hepsinin ortak amacının dini kullanarak bireysel menfaat temin etmek olduğunu anlar. Bu kişilerin bireysel menfaat sağlamak için yapmayacakları kötülük yoktur. Bu ordunun başkumandanı olan Abdülhamit de halka zulmetmeyi seven biridir.
Başkahraman Şahin tarihle ilgili kitapları okuduğunda dinin bireysel menfaatler uğruna nasıl kullanıldığını bir kez daha görmüştür. İçerisinde dinle ve dinsel kurallarla alakalı kuşkular vardır, bunları ortadan kaldıracak yanıtları da bulamadığı için medrese öğrenimini tamamlamasına az bir süre kala ayrılır. Öğretmenlik yapmak üzere “Darülmuallimin”e geçer. Burada dine değil bilime dayalı eğitim verilmektedir. Şahin okulu gördüğünde ülkenin bu tür yeni okullar ile kurtulacağını düşünür.
Okul bittiğinde İzmir’in Sarıova ilçesinde görevlendirilir. Buradakiler sofudur, çocuklar yeşil sarıklarla dolaşır. Sofular bilgisiz, tutucu ve cahil olan toplumu istedikleri gibi yönlendirmektedir.
Şahin öğrencileri okuldan alarak Kur’an kurslarına vermek isteyen veliler ve onları bu şekilde yönlendiren sinsi din adamları ile mücadele eder.
Günün birinde halkın ilçenin kötülüklerden korunmasını sağladığına inandığı “Kelami Türbesi” kül olur. İçki içe matematik ve Fransızca öğretmeni Nihat Bey suçlanır. Bağnaz halkı kışkırtılarak Nihat Bey linç edilmek istenir. Şahin öğretmen ile aynı fikirlere sahip olan komiser yaşamını tehlikeye atarak Nihat Bey’i ölmekten kurtarır. Hadise araştırıldığında suçlunun türbe bekçisinin oğlu olduğu anlaşılır.
Bu esnada Birinci Dünya Savaşı sona erer ve Yunanlılar Sarıova’ya dek gelir. Şahin Yunanlılardan yana gibi davranarak ilçeden çıkamayan subayları kaçırmak ve Milli Mücadele'ye katılmalarını sağlamak ister. Bunu da başarır fakat Yunanlılar durumu anladığında Şahin'i Yunan adalarına sürer.
Türkler savaşı kazanarak vatanı düşmanlardan temizler. Sürgün hayatı biten Şahin, eskiden Yunanlılar ile birlikte olan softaların bu defa koyu birer devrimci ve Atatürkçü olduğunu, sakallarını keserek şapka kullandıklarını, idareye şirin görünerek ilçeyi ele geçirdiklerini fark eder. Onlara göre Şahin'se düşman ile işbirliğinde bulunmuş bir haindir. Şahin söz konusu suçlamalardan kurtulmak üzere gider ve kendini aklar.
