Marksist Eleştiri Nedir?

Marksist eleştiri nedir? Marksizm... Marksist edebiyat eleştirisi... Toplumcu gerçekçilik... Sosyal gerçekçilik... Detaylar Butik Kitap'ta...

19 May 2022 Genel 625

Marksist eleştiri nedir?

1930’lu yıllarda ortaya çıkan ve ana prensiplerini 1934 senesinde toplanan "Sovyet Yazarlar Birliği Birinci Kongresi" inde belirlendiği bilinen Toplumcu Gerçekçi anlayış, öteki yansıtmacı anlayışlardan sosyal konular ile alakalı realiteleri yansıtması açısından ayrılmaktadır. Toplumcu gerçekçilik kavramı, evvela 23 Mayıs 1932’de Sovyetler Birliği’nde yayınlanan Literaturnaya Gazyetta (Edebiyat Gazetesi)’da Gronsky tarafından kullanılmaktadır. Marksist eleştiri, iktisadi koşullarıyla toplumdaki sınıf çatışmalarını merkeze alan ve hadiseleri bununla açıklayan bir eleştiri metodudur. Eleştirmen, yazarın toplumile ve toplumun yarattığı ekonomi ile ne türlü ilişkiler kurduğunu belirlemeye çalışır. Yazar ile toplumsallık arasında, toplumun şimdiki durumuyla geçmişi arasında diyalektik bir ilişki bulunmaktadır ve bu münasebet belli bir nedenselliğe dayanmaktadır.

 Diyalektik, Marksist eleştiri kuramının en önemli kavramlarındandır. Yazınsal eser şekil-öz birlikteliğine sahiptir ve biçimle öz arasında diyalektik bir münasebet vardır. Eğer bir kuram insan kültürünün iktisadi realitelerini öne almıyorsa, o kuram insan kültürünü yanlış anlıyordur. Marksizm için, eğitim, felsefe, din, devlet, sanat, bilim, teknoloji, medya vd. de dâhil, tüm toplumsal ve siyasi hareketlerin altındaki niyet iktisadi gücü elde etmektir ve sürdürmektir. Üstyapı mühim bir kavramdır ve toplumsal, siyasi, ideolojik realiteler üstyapısının üstüne kurulu olduğu temel ekonomidir. Marksist kuramda ekonomik durum altyapıyı teşkil ederken din, edebiyat, sanat, felsefe, sosyolojik vb. öteki kurumlar üst yapıyı oluşturmaktadır. Altyapı, yani iktisat üstyapıyı direkt olarak şekillendirmektedir. Tarihsellik önemlidir. Marksistler, insanların sanatsal ürünlerini çözümleyebilmek adına maddenin tarihinin bilinmesi gerektiğini ifade eder. Tüm insani olayların ve ürünlerin belli maddi nedenleri bulunmakadır. İnsani olaylarla ürünlerin Marksist değerlendirmesi, hem bir toplumdaki, hem de toplumlar arası sosyal ve ekonomik sınıflar arasındaki münasebetlere odaklanmaktadır ve iktisadi gücün dinamikleriyle dağılımı bakımından tüm insani hareketleri açıklamaktadır. Asıl savaş sınırları, sahip olanlarla olmayanlar arasında, yani dünyanın tabii, iktisadi ve insan kaynaklarını kontrol eden burjuvazi sınıfıyla madenlerde, fabrikalarda, tarlalarda ya da tren yollarında beden gücüyle çalışan ve düşük standartlarda yaşayıp zenginlerin kasalarını dolduran proletarya, yani işçi sınıfı, yani proleterya arasında çizilmiştir. Bu çerçevede göre işçi sınıfının ortaya çıkması şu evrelerden geçmiştir: "ilkel toplum-kölelik-feodalizm-kapitalizm-sosyalizm-komünizm"

Plehanov, Marks, Engels, Çernişevksi, Çehov, Belinski gibi şahsiyetler toplumcu gerçekçilik ile alakalı fikirler üretmiştir.