Mübalağa Sanatı Nedir, Özellikleri Nelerdir?
Mübalağa sanatı nedir, özellikleri nelerdir? Abartma sanatı... Abartı... Mübalağa türleri... Mübalağanın özellikleri... Anlamı güçlendirmek... Bir şeyi olduğundan fazla göstermek... Detaylar Butik Kitap'ta...
Mübalağa sanatı nedir, özellikleri nelerdir?
Sözcüğün tesirini artırmak, anlama güç katmak için bir durumun ve hadisenin normalden büyük veya küçük göstermektir. Aşırıya kaçma ya da aşırıya gitme manalarına gelir. 3 çeşidi bulunmaktadır:
- Tebliğ: Akıl ve geleneklere uygun olan mübalağa türüdür.
Örnek:
Bahtım gibi tîre kef-i ümmid gibi teng
Çeşmim gibi pür-âb derûnum gibi vîrân (tîre: karanlık, kef-i ümmid: ümit köpüğü, teng: kederli, pür-ab: sulu.)
“Bahtım gibi karanlık, ümit köpüğü gibi kederli, gözüm gibi sulu, iç dünyam gibi yıkılmıştır.”
- İğrak: Akla uygun ama göreneklere uygun olmayan mübalağa türüdür.
Öteden saikalar parçalıyor afakı
Beriden zelzeleler kaldırıyor amakı (saika: şimşek, amak: derinlik)
“Uzaklardan/öteden şimşekler ufukları parçalıyor. Beriden zelzeleler derinlikleri kaldırıyor.)
- Gulüv: Akıl ve geleneklere uygun olmayan mübalağa çeşididir.
Öyle zaif kıl tenimi firkatinde kim
Vaslına mümkün ola yetürmek sabâ beni
“Tenim, ayrılık endişenle öyle zayıflasın ki kavuşmak için beni sana ulaştırmaya saba rüzgarının gücü yetsin.”
Mübalağa (abartma) örnekleri
"Akdeniz'in dalgası gönlüm kadar taşmadı."
"Her damlada bir umman var / Yüzdüm, yüzdüm tükenmiyor. "
"Sürsün baş başa bu yolculuk / Sayıları delirtecek mesafelere."
"Farz et denize çıktım / Su biter,derdim bitmez."
"Yahu, o haritadaki denizi görse boğulur."
"Gökte yanan güneşi; koparıp tan yerinden/Elimizde meşale gibi taşımaktayız."
"Aşkınla tutuştum yandım / Gör beni neyledi sevdan."
"Bir âh çeksem dağı taşı eritir."
"Derdimi döksem ben Karadeniz'e/Kırım sahillerini sel tufan alır."
"Ölçüyü yitirdik tümden / Yüzükler kemer oldu ha ! "
"Aşk çekici değdi örse / Durmam gayrı dünya dursa. "
"Elim değse akan sular tutuşur/İçim dışım yanar oldu gel gayrı. "
"Sizi yıkarım dağlar / Yâre zarar gelirse."
"Bu dertten demir çürür / Bilmem nasıl dayandım."
"Deniz mürekkep olsa / Yazılmaz benim derdim."
"Zâlım yârin elinden / Gözyaşım sele döndü. "
"Ben ki toz kanatlı bir kelebeğim,/Minicik gövdeme yüklü Kaf dağı."
"Sekizimiz odun çeker,
Dokuzumuz ateş yakar,
Kaz kaldırmış başın bakar
Kırk gün oldu ,kaynatırım kaynamaz."
"Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
Gömelim gel seni tarihe desem,sığmazsın."
"Bir of çeksem karşıki dağlar yıkılır."